Aslında bu hafta AK Parti Belediye Başkan aday adaylarından Haydar Evliyaoğlu’nu köşemizde siz halkımıza yorum yapmadan tanıtacaktık.
Lakin gazetemizin kıymetli köşe yazarlarından Metin Eren kardeşim Haydar Evliyoğlu’nu bu hafta köşesinde misafir etmiş.
Bu sebepten biz bu hafta köşemizde farklı algılar oluşmasın diye “Haydar Evliyaoğlu’ndan iyi belediye başkanı olur mu?” başlığımızı atmayacağız.
Zaten bu tarz köşe yazıları sizlere sıkıcı geliyor, biliyorum. Ama vatandaşın da Elazığ’ın Şehrül-Emin’i olmaya aday kişileri tanıması gerekiyor, öyle değil mi?
Neyse fazla laf kalabalığı yaptık farkındayım.
Ama sizde hep aksiyon istiyorsunuz.
Bizlerde sizleri aksiyona alıştırdık, kabul ediyorum.
O zaman hiç vakit kaybetmeden hemen konumuza geçelim.
Elazığ siyasetini takip eden siz dostlarım çok iyi hatırlayacaktır. Genel seçimlerde AK Partinin oy ve milletvekili sayısı düşmüştü. Milletvekili listesindeki isimlerin o dönem vatandaşı memnun etmemesi, buna karşılık Yasemin Açık’ın bağımsız milletvekili adayı olması gibi sebepler sandığa AK Parti adına olumsuz yansımıştı.
O dönem sanki bu olumsuzlukların hiçbiri olmamış gibi, AK Parti’nin çiçeği burnunda vekilleri siyasi güç devşirmenin peşine düşerek, sözde günah keçisi ilan ettikleri AK Parti il başkanı Şerafettin
Yıldırım’ın yerine siyaseten kendi ellerini güçlendirecek isimleri kapalı kapılar arkasında il başkanı yapmanın hesaplarına girmişlerdi.
Seçim sürecinde canhıraş mücadele eden Ak Parti il başkanı Şerafettin Yıldırım ve ekibine yapılan bu haksızlığa bizler razı gelmemiş ve bu konuyu köşemize taşımıştık.
Daha sonra aşikâr olan bu oyunlar rafa kaldırılmış, doğru zaman için beklemeye geçilmişti.
Peki, doğru zaman ne zamandı?
Tabi ki AK Parti’de yapılacak olan genel kongre!
Herkesin bir hesabı ve beklentisi vardı.
AK Partili siyasetçilerin hangi hesapları vardı?
Belediye başkan aday adayları nasıl bir hesap kitap içeresindeydiler?
Yapılan bu hesaplar tuttu mu, tutmadı mı?
Orasını burasını bilmem ama net olan bir şey varsa, o da il başkanlığı için yapılan hesapların hiçbirinin tutmadığıdır.
Erkan Kandemir’in teşkilatlardan sorumlu genel başkan yardımcısı olması, Metin Bulut’un her ne kadar resmi olarak netleşmemiş olsa da yüksek ihtimalle teşkilatlardan sorumlu başkan yardımcısı olma olasılığı, il başkanlığı üzerinde yapılan tüm sinsi hesapları taca atmış oldu.
Şimdi gelelim günümüze!
Kongre sonrası il başkanı olarak eli ciddi anlamda güçlenen Şerafettin Yıldırım’ın şimdi ayakları yere daha sağlam basıyor.
Bu saatten sonra ne olacak, gelin hep birlikte olabilecekleri sıralayalım olur mu?
Şerafettin Yıldırım’ı güçsüz olarak gören, vekillerin yanına sığınmacı pozisyonunda yanaşan yalaka belde ve ilçe belediye başkan adayları var ya!
Şerafettin Yıldırım’ın onlara Elazığ tabiriyle “Emmiye yan gel” dediğini duyar gibiyim.
Geçen hafta söylemiştim “kartlar yeniden dağıtıldı” diye…
Ya her biri bir milletvekilinin adamı olan Elazığ belediye başkan aday adayları!
Valla ben olsam onlara öpücük atardım. ( eskiden, hani o öpücük atarken avret yerine hareket çekerek zırt Erenköy derdik ya) o cinsten öpücük atardım.
Şerafettin Yıldırım ağır başlı bir adamdır, tabi ki bunları yapmaz ama siyasetçi hiçbir zaman kendine yapılanı da unutmaz!
Şerafettin Yıldırım, bu zamana kadar kendisi için yapılan komple teorilerini diken üstünde izlerken, belediye başkanlığı adaylığı için yapılan ayak oyunlarını muhtemelen bacak bacak üzerine atarak izleyecektir.
Bu yazdıklarımızın olabilmesi, tabi ki Metin Bulut ile Şerafettin Yıldırım arasında ki dostluk bağlarına dayanıyor. Ben yine de Ak Parti İl başkanı Şerafettin Yıldırım’a buradan bir ünlem göndermek isterim. Metin Bulut’a ne kadar güvenilir?
Elazığ belediye başkan adaylığı sürecinin sekerat vakti yaklaşıyor. Bakalım kimin kime ne kadar gücü yetecek, adaylık bayrağını kim göğüsleyecek!
Bugün sizlere fazla aksiyon yaşatamadığımın farkındayım. Ama yazımın muhatapları açısından aksiyon dolu bir köşe oldu, emin olabilirsiniz.
Benden bu haftalık bu kadar.
Serçevan.