POSTANE MEYDANI GELİŞMELERİ KAYGIYLA İZLİYOR
Cahit Zirgüleli
Ben toplumla iç içe bir köşe yazarı olduğumdan halktan kopmamaya, halkın nabzını tutmaya özen gösteririm. Bu yüzden de şahsi aracım olmasına rağmen ulaşım noktasında belediye otobüslerini tercih ederim. (Bunun son dönemde yapılan akaryakıt zamları ile ilgisi kesinlikle yoktur!..). Bu özverili tavrım neticesinde şu sonuca vardım: Elazığlıların en önemli sorunlarından biri 65 yaş üstünün otobüslere bedava binmesidir.
İddia ediyorum Elazığ’da yaşayanlar arasında bu şehrin en önemli sorunları nelerdir, anketi yapılsa bu bedava otobüs meselesi ilk beşte çıkar.
Yalnız, madem durum toplumsal, biraz bilimsel olmakta fayda var. Kısa bir internet taramasında gördüm ki yaşlılara karşı olumsuz bakış açısı daha çok ilkel toplumlara özgüymüş.
Örneğin göçebe Eskimolarda güçsüz yaşlılar, göç etmeye engel oluştururlar. Bu sebeple yaşlı kişiler genellikle kendi isteğiyle ya terk edilirmiş ya da öldürülürmüş.
Kaliforniya’da ilkel bir kavim olan Callinomerolarda ise bir baba, ormana gidip odun yükünü getiremeyecek ve palamut sepetini taşıyamayacak kadar güçsüz kaldığında artık oğulları için yük sayılırmış.
Bir başka ilkel kavim olan Vaterlerde de yaşlanmış bir aile reisini diri diri toprağa gömmemek, çocukları için utandırıcı bir leke olarak kabul edilirmiş.
Hunlarda yaşlılara ikinci sınıf muamelesi yapılarak gençlere yağlı ve lezzetli yemekler; yaşlılara ise bu yemeklerin yalnızca artıkları verilirmiş.
Şamanist toplumlarda ihtiyarlık, tedavi edilemeyen bir hastalık olarak algılanırmış ve bu sebeple bazı Sibirya kabilelerinde yaşlılar, Hazarlarda ise yaşlanan devlet adamları öldürülürmüş.
Bizi kıskançlıkla izleyen hatta kıskançlığından çatlayan İngilizin, Almanın, Fransızın yaşlısı bizim Ege, Akdeniz sahillerinde ikinci baharını yaşarken…
Kendi atasına dedesine, nenesine bir belediye otobüsü biletini çok görenler, gittikçe hangi topluma daha çok benzediklerini bir kez daha düşünmeli.
Buradan hazır belediye seçimleri yaklaşırken milletin gazına gelip bu konuda düzenleme yapmayı düşünenler varsa onları da uyarayım. Postane Meydanı gelişmeleri kaygıyla izliyor ve de deyim yerindeyse teyakkuzda.
Madem yaşlılar özgürce gezmek kafasına göre dolaşmak istiyor, dört duvar arasında kısılıp kalmak istemiyor; yöneticilere düşen bedava bileti kaldırmak değil otobüs seferlerini artırmak olmalı.
Bu arada Postane Meydanı sakinleri öyle z kuşağı gibi ne istediğini bilmeyen, o da olsun, bu da olsun diyen doyumsuz tiplerden de değil. Bir lokma, bir hırka bir de bilet onları mutlu etmeye (tabii oylarını da almaya) yeter de artar bile!..
