Metin Erol

ÜSLUBUN ÖNEMİ

Metin Erol

Geçmiş zamanlardan, çok eskilerden aklımda kalan bir hikayeyi sizlerle paylaşmak istiyorum:

Padişahın oğlunun, bir çingene kızına âşık olması meselesi.

Biliyorsanız boşuna anlatmayayım!

Cihan hâkimi bir padişah varmış. Ülkeleri vergiye bağlar, kendisine biat ettirirmiş.

Dünyanın çekindiği, titrediği, korktuğu bir padişahmış…

Bu padişahın bir de uçarı, asri, yerinde duramayan bir oğlu varmış.

Bu zıpır oğlu, bir gün pazarda gezerken sepet satan bir çingene kızı görür ve oracıkta âşık olur.

Hemen saraya, padişah olan babasının yanına varır.

Babasına:

— Bu kızı çok sevdim, bana isteyelim, der.

Padişah:

— Saçmalama oğlum, ben cihan hükümdarıyım. Nasıl çingene kızını sana isteyeyim? diye karşı çıkar.

— Banane, banane! der prens babasına.

Cihana hükmeden padişah, oğluna laf geçiremez.

— Peki, der ve revan olur yola.

Varır çingenenin yaşadığı eve padişah.

Kapıyı çalar saygıyla; ne de olsa dünür olacaklardır içerdekilerle.

— Gel! der çingene.

Kapıyı itekler padişah.

Yerinde oturuyordur çingene.

İçeri girer padişah.

Padişahı görür çingene.

İçeriye girmiştir padişah.

Ama yerinden kalkmaz bile çingene...

— Ne var, ne istiyorsun? der.

— Allah’ın emri, peygamberin kavliyle kızını oğluma istiyorum, der padişah.

Film buradan kopar...

Çingene, padişahı el pençe divan huzurunda görünce terslemeye başlar.

— Sen kim oluyorsun da benim kızımı istiyorsun? diye çıkışır.

Gak guk eder padişah, sesini çıkaramaz bile.

İçinden söver ama yine de nezaketi bırakmaz dilinden.

Ne de olsa hatalı olan oğlu ve kendisidir işte.

Üzgün şekilde saraya döner padişah.

Yaveri durumdan haberdar olur, varır padişahın huzuruna.

— Bir de ben konuşayım, sultanım, der.

Padişah:

— Var git, ne yapıyorsan yap, der.

Yaver heybetlidir.

Atına biner, dört nala çingenenin evine varır.

Kapıyı tekmeyle açar. Kılıcını çeker, dayar çingenenin gırtlağına:

— Ulan deyyus! Koskoca padişah senin kızını istemeye geldi de sen nasıl olur da vermezsin?! der.

— Aman! diler çingene,

— Kıyma bana! der.

— Padişah senin gibi üslupla isteseydi kızı oracıkta verirdim oğluna, der.


 

Normalde bugün Fırat üniversitesi İletişim Fakültesinde daha önceleri akademisyen (!) olarak görev yapmış birinden bahsedecektim ki, çingene hikayesi daha cazip geldi.

Yazarın Diğer Yazıları