ELAZIĞ SİYASETİNDE SON DURUM
Hüsamettin Gül
HER ŞEY SİL BAŞTAN
Elazığ’da yerel seçimler Abdullah Akın posterlerinin Belediye ekiplerince indirilmesinin dışında genel olarak iyi başladı iyi gidiyor diyebiliriz. Seçimleri kim kazanır muhabbeti her sohbetin ana konusu. Önce aylar öncesinden aday adayları yarıştı. Aday isimleri belli olduktan sonraki zamanda bütün partiler azar azar tüm kozlarını sahaya sürdüler ve bugün seçim heyecanı şehrimizi kuşatmış durumda.
Doğrusu asılan afişler ve ses araçlarının verdiği kirlilik halkın eleştirisini alsa da partilerin güç gösterisine dönüştüğü için fazla ciddiye alınmamakta. Elazığ siyasetini ve Türkiye gündemini yakın takip eden birisi olarak partilerde olup bitenleri ve halkın nabzını az çok tahmin edebiliyorum. Bu çerçevede seçim yarışının bazı partiler için çok zor geçtiğini söyleyebilirim. Mesela hazine yardımı alamayan Saadet Partisini buna örnek gösterebiliriz. Devlet olanaklarından yoksun, belediye imkânlarından uzak, medya desteği olmayan Saadet Partisi ve onun adayı Abdullah Akın bu zorlu yarışta bütün aleyhteki olumsuzluklara rağmen adından en fazla söz edilen kişi.
Geçmiş dönemlerde 2 dönem başkan adaylığı yapan, halk arasında çok sevilip sayılan Haluk Aslan gibi isimlerin meclis adaylığı listesinde yer almasının yanında, kamuoyunun çok konuştuğu güçlü bir özgeçmişi ve CV’sinin çok güçlü olması Abdullah Akın ismini öne çıkarmış gözüküyor. Maddi imkânsızlıklarla mücadele eden Saadet Partisinin çok güçlü bir adayla seçime girmesi rakiplerinin planlarını bozduğunu söyleyebiliriz. Abdullah Akını güçlü kılan en önemli unsur belkide bu işe gönül vermiş, dava adamlarına sahip olması yol arkadaşlarının Erbakan çizgisinde inançlı kadrolardan oluşması. Seçimlere erken asılan Abdullah Akın aylar öncesinden projeler açıklayarak ekranlara çıkması, genç ve zeki oluşu, dürüst ve samimi konuşması şüphesiz Akın’ı çok konuşulan bir isim yaptı. Seçimi kazanması durumunda ilimiz için çok hayırlı projeleri hayata geçireceğini tahmin edebiliyorum.
Ak Partiye gelince…
Seçimler öncesi aday adayı tartışmaları Ak Partiyi oldukça yıpratmıştı. Parti binasında vekille kavga etmesi, daha öncesinde gazetecinin darp edilmesini de eklersek Şahin Şerifoğulları imajı hiçte hoş durmuyordu. Belediyenin ciddi borç yükü altında oluşu, sokak ve caddelerdeki çukurlar, bir kısım ihalelerdeki tartışmalar, çarpık kentleşme, Villa Kent’in tarım arazisi üzerine yapılması, deprem sürecini yönetememe gibi konular halk arasında çok konuşuldu. Ama tüm olumsuzluklar yapılan bir iki prestij projeyle üstü örtülmeye çalışıldı. Son umut Cumhurbaşkanının Elazığ’a gelişiydi. Cumhurbaşkanının Elazığ’a gelişiyle Şahin bey seçimi garantilemeyi düşünürken miting meydanına 6-7 bin kişinin gelmesi Ak Parti’de seçimi kazanma hayallerini suya düşürmüştü. Gerçekten ilk kez bir miting çok sönük geçmişti. Daha önce de yazdım Ak Parti’nin Gazze politikası, ekonomik gelişmeler ve emeklilerin küstürülmesi gibi etkenler iktidara bu seçimde hezimet yaşattırabilir. Elazığ, Malatya mitinglerinde meydanların boş kalması bu tezimi güçlendirmekteydi.
Bu olumsuz gidişattan Ak Parti Elazığ belediyesini kaybedebilir mi diye sorarsanız ben yüksek bir ihtimal böyle olacak diyorum. Türkiye genelinde Ak Partiden büyük bir kopuş görüyorum. Zaten büyükşehirlerde tümden yarıştan kopmuş gözüküyor. Eğer Ak Parti Elazığ’da böyleyse diğer şehirlerde durum daha kötü olabilir.
YRP’ ye gelince…
YRP yeni kurulmuş, yaptığı zikzaklı manevralarıyla büyük güven kaybı yaşadığı bir dönemde seçime giren bir parti. Tek hedefi bu seçimde azami oy alabilmek. Bunun içinde Ak Parti’den küsen tüm adaylara kapıları açtı. Yeniden Refah Partisi’nin Palu eksenli bir siyasi beklentiyle Septioğlu’nu aday göstermesi ilk zamanlar YRP de kabul görse de ilerleyen zamanlarda kürsü performansının zayıf olması rakiplerin daha dişli olması toplumsal kabulü zayıflatmış YRP’de umutların kaybolmasına sebep olmuştu.
CHP ve MHP adaylarına bakacak olursak çok iddialı görmüyorum. Kendi partilerin kemik oylarını alarak seçimi en az zararla kapatacak gibi duruyorlar. Vekilliğe girmeyip bu dönemde aday olsaydı Bilal Çoban hoca seçimi zorlayabilirdi.
Geriye kalan partilerin buna DEM Partisi’de dâhil sanırım hiç iddiası yok. İyi Parti geçen seçimde Ali Şekerdağ ile seçimlere iyi asılmıştı. Bu seçimde hiç bir varlık gösteremediler.
Tahminime göre CHP de dâhil bütün parti tabanlarından özellikle de Gelecek, Deva ve İyi parti tabanından Saadet adayı Abdullah Akın’a hatırlı bir oy akışı yaşanacak. Bunun asıl sebebi Akın’ın CV sinin toplumda ilgi uyandırması, Akın’ın seçilmesine yetecek mi onu hep birlikte göreceğiz.
Partiler arasında büyük oy farkı da görmüyorum. Bu seçimi 50 -55 bin bandında oy alan kazanacak gibi gözüküyor. Eğer seçimleri etkileyecek çok önemli bir gelişme olmasa bugün itibarı ile belediye seçimlerini bu şekilde okuyorum. Şahsen rüşvetin dönmediği, liyakate önem veren, inançlı kadroların yönettiği bölgesinde lider bir Elazığ arzusu içindeyim. En hayırlısını Rabbim bilir.
Kalın sağlıcakla
